1.000 liran var. GARAN hissesinden 100 lot, 10 liradan aldın. Hisse değeri 7 liraya düştü. Şu an zararda değilsin. Çünkü hisseni satmadın. Zarar etmek için 7 liradan ya da 10 liranın aşağısında herhangi bir bedelden satman lazım. Kısaca realize etmen lazım.

Hisse alım satımından zarar edenler hissenin değeri düştüğünde satmak zorunda kalanlar oluyor sadece. Yoksa dediğin gibi nihayetinde sıfırlanmıyor. BİST'ten atılan şirketler hariç tabii. Dönem dönem BİST'ten çıkarılan kağıtlar oldu. O zaman elindeki kağıtları peçete olarak kullanırsın ancak :d

Borsada zarar ettim diyenlerin çoğunluğu vadeli işlemden zarar ediyordur. Vadeli işlemde (VİOP) kaldıraç sistemi olduğu için yatırımın tamamı sıfırlanabilir (likidite deniyor).

Bunun mantığı da şu; Örneğin 10x kaldıraçlı bir işlem yapacaksın ve 2 bin liran var. İlgili borsa sana 2 bin liranı teminat olarak alıp 20 bin lira borç para veriyor. Sen yaptığın her işlemden 20 bin liran varmış gibi kâr/zarar ediyorsun. Örneğin BİST-30'a kısa (short) pozisyon açtın. BİST 30 %1 düşerse 20 bin lira ne kadar olur? 20.200 lira. Yani aslında sen 2 bin lira ile %1'lik bir hareketten %10'luk bir kazanç sağladın.

Şimdi verileri değiştirelim. BİST-30'da 100x kaldıraçlı işlem yapıyorsun. ve yine kısa pozisyon açtın. BİST bu kez %1 arttı (terste kaldın). 2 bin liranı teminat gösterdiğin için 100x kaldıraçlı bir piyasada 200 bin liran varmış gibi olur. %1 terste kalırsan 200.000 lira 198.000 liraya düşer. Şimdi ne oldu? Sana borç olarak verilen 200 bin liranın 2 bin lirası yok oldu. Senin teminat olarak verdiğin para 2 bin lira olduğu için artık o borcu geri vermek zorundasın. Tabii borcun 200 bin olduğu için 198 bini kendi ana paranla tamamlayacağın için ne oldu? Elde avuçta para kalmadı. Borsada batanlar böyle batıyor.

"nihayetinde sıfırlanmaz?"

şirket iflas ederse sıfırlanır.

Himmetdayı++1

hisse senedi alıp satmak doğru bir bakış olmaz çünkü hisse alıp elindeki portföyü büyüterek temettü emekliliği yapan insanlar var.

eğer kaldıraçlı sistem dışında konuşmak gerekirse şöyle oluyor. adam parasını bir hisseye yatırıyor. sonra o hissenin fiyatı bir sürede %50 azalıyor. sonra o hisseden çıkıp başka hisseye giriyor. o hisse de %70 düşüş gösteriyor. böyle böyle hisseden hisseye atlayarak zararına çıktıkça elde para kalmıyor ve batıyor.

soylendigi gibi kaldiracli islem yapmana bile gerek yok. Spekulatif sektorlerde hisseler ayni sene icinde asiri yukselisler ve dususler gosterebilir. Birkac ay once 100 dolar olan hisseyi aaa cok ucuzlamis bu diyip 70 dolardan aliyorsun 100'e geri cikacak umuduyla. Sen aldiktan sonra 20 dolara dusuyor vs. Gayet olasi senaryolar bunlar.

24.000 liraya kadar olan gelir için %15'lik gelir vergisi ödemesi gerekiyor.

24.000 TL'ye kadar %15
53.000 TL'nin 24.000 TL'si için 3.600 TL, fazlası için %20
130.000 TL'nin 53.000 TL'si için 9.400 TL, fazlası için %27
650.000 TL'nin 130.000 TL'si için 30.190 TL, fazlası için %35
650.000 TL'den fazlasının 650.000 TL'si için 212.190 TL, fazlası için %40

Şunu da ekleyeyim: Gelir vergisinden muaf olanlar diye araştırın. Muaf olunan durumlar var.

ters P gibi olan düğme ile sayfada sizin göremediğiniz ne tür düzenlemeler var görünür hale getirebilirsiniz.

www.online-tech-tips.com

sonra da ikinci sayfada yazamadığınız bölümde sizi engelleyen düzenleme ne varsa silersiniz. sizin anlattığınıza anladığıma göre bir sayfa sonu veya bölüm sonu gibi bir şey var orada ve o yüzden yazamıyorsunuz. başka şey de olabilir...

@malheiros
Hocam oradan bir şey çıkmadı:/
şu görseldeki sol kısma yaz yazma olayını 2.sayfada yapamıyorum işte. Anlatmaya çalıştığım buydu.
www.a7la-home.com

Direkt soruya cevap veremiyorum ama inkscape'i tavsiyesi ederim.
Yarım saatte öğreneceğiniz dikdörtgen, daire ve metinkutusuyla istediğiniz şablonun kopyasını sıkıntısız yaparsınız.
Word'ü hakikaten iyi bilmiyorsanız bu tarz işler uğraştırıyor ya da iki ay sonra ekleme yapacağınız zaman sağı solu kayıyor, bir yerde patlıyor.

İkinci sayfaya 1x2 boyutlarında bir tablo ekleyin. Boyutunu ayarların. Yazacağınızı yazın. Sonra tablonun kenarlıklarını kaldırın.

Şöyle: streamable.com

debriyaj balatasının zorlanmasından dolayı gibi geldi bana.

Bana da oyle geliyor ama 20 yillik soforum. Inadina da asiri dikkat ederek par ediyorum ama yine de geliyor.

Birinci ve en yüksek ihtimal debriyaj fazla zorlanıyor olmalı. Motor sesinden de anlaşılır zaten.

Debriyaj balatası. Kesin bilgi, vücut dilinde yayalım.

Balatayi yakmissin.

debriyaj bitiyor ya da ayarsız bu yüzden balatayı tam kavrayamıyor, 30 saniyelik park işleminde bu kadar koku gelmesi normal değil. yüksek devirde balatayı sürte sürte arabayı yanaştırmak kolay geliyordur. daha düşük devir ve daha yüksek kavrama ile park etmei deneyin koku gelmez.

Demek ki sorun kullanım tarzınızda değil, balata inceldiği için kaçırmaya başlamıştır. Debriyaja hiç basmasanız bile yokuşta zorlandığında baskı kaydırıyordu balatayı.

erdoğan her türlü 2023te de aday olur. sanki yasaları takıyor.

erken seçim sadece muhalefetin işine gelir bence şu an.

2023 e kadar işler olur da düzelirse muhalefet için mitinglerde eleştiri noktasında konuşulacak pek bir şey kalmaz ve eskiyi tekrar ederler.
O nedenle şimdi yapılacak bir erken seçim muhalefetin (tamamen mi bilmiyorum) oy olarak lehinde görünüyor.

muhalefetin tabiki. ülke ve ekonomi berbat. düzelmesi mümkün değil iktidar değişmedikçe. açıkça aday olup olmaması çok önemli değil

Muhalefetin işine gelir ama muhalefetin erken seçim istemesi 2023'e kadar işlerin düzelme ihtimali ile ilgili değil. Öyle bir ihtimal olmadığını iktidar da biliyor muhalefet de biliyor. Muhalefetin asıl derdi ülke bataklığın dibini boylamadan iktidarı alıp işe koyulmak. Zararın neresinden dönülse kârdır mantığı yani.

Mevcut tek adamlık sistemi ile ne ekonomi düzelir ne de başka bir şey. Artık iktidar tarafının kuvvetler ayrılığını gözetebileceği bir sisteme dönebilmesi de mümkün değil. Şu an yarı başkanlık gibi bir sistem dedikodusu yayıldı. RTE %50 +1 oy alamayacağı için %40 gibi bir şey konuşuluyor. Ama %50 oy alamayan bir iktidar referandumu kazanıp sistemi %40'a göre dizayn edemez. Hadi böyle bir sisteme bir şekilde geçildi diyelim. Muhalefet de tek aday çıkarmayı akıl edebilir.

1080p'den daha yüksek çözünürlük kullanılmayacak ve ses aktarımı yapılmayacaksa fark olmaz. DVI Port Dual-Link olmalı. Sadece Dual-Link 144 Hz destekler.

Olur, şöyle ki çoğu dp portu olan monitör dvi portundan 144hz desteklemiyor.

Özel adlara getirilen yapım ekleri, çokluk eki ve bunlardan sonra gelen diğer ekler kesmeyle ayrılmaz.

www.tdk.gov.tr
1. Özel adlara getirilen iyelik, durum ve bildirme ekleri kesme işaretiyle ayrılır: Kurtuluş Savaşı’nı, Atatürk’üm, Türkiye’mizin,

kobuzchu kiz +1

@Zaman Tamircisi'nin söylediği şey doğru. Ama bu soru için değil.

Bursa'mızda kelimesindeki ek (-mız) iyelik eki, yapım ya da çoğul eki değil.

Örneğin Türkçemizi deseydik bu doğru olurdu. Çünkü Türkçe zaten yapım ekiyle türetilmiş bir kelime. Bursa tek başına yapım eki almamış bir isim olduğu için diğer ekler kesme ile ayrılır. Bursalılarımız olsaydı ayrılmazdı. Çünkü Bursalı yapım eki almış bir özel isim.

Geçen yarattım bir tane OpenSea üzerinde. Neyi NFT haline getiriyorsan upload etmeni istiyor sadece. Başka bir şey yok, elle tutulur olarak gönderme zorunluluğu kesinlikle yok.

NFT'nin olayı dijital eserlerin sertifikasyonu zaten. Fiziksel bir şeye ihtiyaç kalmıyor. Aslında sertifikalanan şey diğer kopyalarından farksız oluyor dijital olduğu için. NFT sayesinde sadece biri orijinal sertifikası alıyor.

Siz bu resmi photoshop'ta falan da çizebilirsiniz örneğin. Bu eser de NFT ile sertifikalanıp satışa koyulabilir. Böyle bir durumda ortada fiziksel hiçbir şey yok.

@himmet dayi fakat klasik sanatçılar, klasikleşmiş eserlerini de nft olarak satıyorlar. o nasıl oluyor?

nasıl satıyorlar tam olarak? Dijital kopyasını oluşturup onu mu satıyorlar? Eğer öyle ise bu herhangi bir yazılımla yapılmış bir illüstrasyondan farklı olmaz. Ha adobe illustrator ile çizmişsin ha tarayıcıda eserini taramışsın. Bunun satışı yine dijital oluyor. Söz konusu alışveriş blockchain üzerinde kaydediliyor ve ilgili eser NFT sayesinde dijital sertifikalı oluyor. Aslında eserin tek olayı bu. Orijinal eser olduğunu blok zinciri üzerinden doğruluyorsun.

Örneğin şu eser bir illüstrasyon: img.zet.com

Şimdi bunu google görseller aracılığı ile bulup bilgisayarına kopyalayabiliyorsun. Herhangi bir değeri yok. Ama şu an bunu çizen eser sahibi NFT ile satarsa (eser sahibi olduğunu ispatlamalı) onu alan kişi bu eserin orijinaline sahip olduğunu dijital sertifika ile belgeleyebiliyor. Herkesin bilgisayarında olan bir görsel ama o kişi 'bunun orijinali bende' diyor.

Biliyorum biraz garip, niye basit bir grafik bu kadar para etsin, ortada fiziksel bir şey yok diye düşünüyor insan ama fiziksel sanat eserlerinde de aslında benzer bir mantık var. Örneğin 1 milyon dolar edecek bir eser var diyelim çok ünlü bir heykeltraşın yaptığı heykel olsun. Buna 1 milyon verebilecek kişiye gittin ve "ben heykeltraşım. birebir aynısını sana yaparım. Hem de 500 bin dolara" desen o kişi bunu kabul eder mi? Etmez. Bu da biraz öyle işte :)

Btc ile almak daha mantıklı. Dolarla alırsanız btc -> dolar -> coin şeklinde iki çevirme yapacağınız için iki kez komisyon ödersiniz. Direkt btc ile alın bitsin.

önce türk lirasıyla btc alacağım ama değil mi?

hangi coini alacaksanız o coinde btc ile kaç adet, dolar ile kaç adet alacaksınız buna göre belirlenir. hangisi daha çok ediyorsa o şekilde alın. atıyorum 1 Ethereum'unuz var, bunu dolarla mı aldınız, btc ile mi aldınız o saatten sonra bir önemi kalmaz. ETH'yi satmak istediğinizde nasıl satacağınız önemli. Dolayısıyla dolar ile 1 ETH alabiliyorken BTC ile 1,02 ETH alabilirseniz BTC ile alın.

BTC ile alım yapmak için tabii ki önce BTC almalısınız. Yani ETH/BTC çapraz kurunda TL ile işlem yapamazsınız. BTC bakiyenizin olması lazım.

Ederi 100 bin değil ki. 100 bin liraya satıldıktan sonra bu soruyu sorarız niye 100 bin ediyor diye.

Bak aynı para 3 bin: www.sahibinden.com

Ederi 3 bin mi? Hayır. Hangi fiyattan alıcı bulur ise ederi odur. Şu an 1 Euro'nun ederi 11,80 TL. Bunun üzerinde bir fiyata satılır ise sebebi piyasada az bulunmasıdır. Herhangi bir şeyin arzı düşük (az bulunur) talebi yüksek ise fiyatı artar.

hatta 1200 tl'ye satan da varmış. millet elindekini çok kıymetliymiş gibi gösterip bir enayi bulurum hevesiyle koyuyor işte. ama bunu alacak gerçek koleksiyonerler çoğu parçanın maksimum değerini bilir.
www.sahibinden.com

golgi aygıtı +1

ederi 1000 lira ediyor gerçek anlamda diyelim. bunu zaten alacak insanlar bilir. gidip 100 bine alacak bir enayi bulabileceğini sanmıyorum. o ilan baya bildiğin çöp içerik aslında. yani nasıl olsa ilan vermek paralı değil. adam açıyor, kafasına göre de bir şeyler yazıyor.

benim 2007 bile duruyor :D

silinmiyor +1

Bence hoş değil. Örnek bir proje isterler, ederi olmayan bir şeyler yaparsın işi bildiğini göstermek için bunu anlarım da "kendimizi nasıl geliştiririz çalışma yap gönder" bana çok saçma geldi. "Hayır kurumu muyum ben?" diye geri dönerdim işe çok ihtiyacım yoksa.

1. artık çoğu şirket whatsapp üzerinden iletişime geçmeye başladı ama benim gözümde hiç profesyonel bir davranış biçimi değil.

2. bu konuda katılıyorum, hani neler yapabileceğinizi görebilmek adına talepte bulunabiliyorlar ama pek çoğu beleşe fikir bulma derdinde, çok karşılaştım.

eğer zor iş bulabileceğiniz bir alanınız yoksa ve az da tecrübeliyseniz başka işler bakının bence.

rose parks +1

Şirketin işleyişi hakkında hiçbir fikri olmayan insanlardan "şu alanda kendimizi nasıl geliştirebiliriz" sorusuna aldıkları cevap ile çok bir yere varamazlar. Fikir mantıklı bile olsa işin zor olan tarafı uygulaması.

Bizimle çalışmak istiyorsun ama yaptığımız işe yeterince kafa yordun mu gibi bir durum. Whatsapp kısmını ilk defa duyuyorum.

ikisi de saçmalık. ülkemizde insan kaynakları departmanları gerçekten rezalet. burada da örneğini görüyoruz.

WhatsApp profesyonel değil. Anca konum atmak için WhatsApp'ı mantıklı bulabilirim. Görüşmeye çağırırlar, yeri bulmak zordur, o aşamada konum atabilirler.

İstedikleri şey ise komik. Sanki ilkokul çocuğuna ödev veriyorlar.

WhatsApp işe başvurusunda henüz bir iletişim aracı değil, 2 seneye tamamı oraya geçebilir.

talep ise firmalarda olması gereken bir şey, eski tip kendini anlat görüşmesinin çağı çoktan geçti. Olmaması gereken ise bize kendini geliştirebileceğimiz çalışması. Bunun için adaya çalışma alanı ile ilgili veri verilir ve pozisyona uygun olarak yorumlanması istenir, excel, powerpoint vs. bu gayet uygun ve verimli bir işe alım stratejisi.

yani birebir aynı içerik e-posta ile iletilseydi size saçma gelmeyecektiyse, whatsapp üzerinden gelmesinin bir farkını göremiyorum. whatsapp'a fazla anlam yüklemeyin, çağımızın hızlı iletişim araçlarından bir tanesi diye bakın. e-posta ile gelen de template olurdu çok büyük ihtimal.

istedikleri şey az biraz saçma ama.

Brüt ise müdür, net ise direktör falansa kazanır. Gayet normal.

kazaniyordur, zamaninda kiracim icin evsahibi hem kiracidan hem esinden bordro almis, bana vermisti, orada gordugum rakam bayagi bayagi iyiydi o yila gore

Mümkün. Tecrübe 10 yıldan fazlaysa kıdemli olarak işe alabiliyorlar. Yaşı 40 50 arasıysa da senior olabilir.

Bir tanıdığımın tanıdığı, öylesine başka şirkete başvuruyor, normalde 4bin tl maaş alırken, ne kadar istiyorsunuz diye sorunca 30bin tl diyor. Kabul ediyorlar.

Cok net ruyasinda gorur.

Kendi isi degilse, direktor falan degilse kimse 30bin maas vermez.
Ios yazilimcisina vermiyorlar o parayi

buyuk bit sirkette kidemli mudur veya direktor seviyesindeyse evet mumkun.

cok buyuk bir ekip ve butce yonetiyor olmasi, kritik kararlar aliyor olmasi lazim.

uzman, sef seviyesinde mumkun degil.

hiç de normal değil. mümkün de değil.

Gıda sektörü ile iç içe çalışan birisi olarak bildiriyorum. Büyük gıda şirketlerinde, Direktör, Ar-Ge Yöneticisi, üretim müdürü gibi seviyelerinde mümkün ve alıyorlar. Ama tabi ancak büyük olanlarda.

Milli takımı yönetti, siz unutmuşsunuz. Kendisine olan tepki besiktaslilarla alakalı, sözleşmesinin karşılığını istediği için, istemese karakterini sorguladım. Türkiye ortalamasinin elbet üstünde am daha kanıtlayacak çok şeyi var, düzenli Avrupa yapmaya başlarsa çok daha farklı bir yere gelebilir(belki de gelemez)

Bence iyi bir teknik direktör değil. Ama Türkiye şartlarında iyi sayılıyor işte.
Beşiktaş'ta kötü futbol oynattı. Başakşehir'de performansı başarılı mıydı? Evet, belki ama Başakşehir tek şampiyonluğunu o gittikten sonra aldı. Sanki bir eksik var gibi her şeyin yanında. Başakşehir'in şampiyonluğunun mimarı o tabii ki ama sonunu getiremiyor. Trabzonspor'da da henüz bir şey başarmış değil. Şu an çok erken Ligin sonunu getirir ve şampiyonluğu alır ise o zaman başarılı sayılır benim açımdan.

Şunu da söyleyeyim. Türkiye ligi için iyi bir teknik direktör. Onu inkar etmem asla. Ama daha fazlası yok. Türkiye'de bu kalibrede zaten 1-2 kişi ancak çıkar. Benim kriterlerimde 'iyi' teknik direktör yok gibi bir şey. Belki Fatih Terim. Ama onun da karakteri iyi değil.

Milli takım dönemi de rezaletti mesela. O kadar kötüydü ki unutuldu hemen.

Beşiktaş ile yıldızının tutmaması tamamen taraftarın saçmalaması. Adamı kovuyorlar. O da haklı olarak tazminatını istiyor. Sonra taraftar adama paragöz diyor. Madem beşiktaş olarak bu tazminatı ödeyecek maddi gücün yok; ya bu adama böyle sözleşme vermeyeceksin ya da adamı kovmayacaksın. Orta yolu bulup karşılıklı sözleşme feshine gideceksin.

bence iyi bir teknik direktör degil ayrıca trabzonu sampiyon yapacagını düsünmüyorum.

milli takımda abdullah avcı: imgs.stargazete.com

rezil maçlar ve skorlar dışında tek aklımda kalan sercan sararer diye bugün muhtemelen anası babası dışında kimsenin hatırlamadığı, ispanya 2. liginden bir adamı musallat etmişti takıma. hoş aynı saçmalıklara fatih terim ve şenol güneş de imza atmıştı, milli takımda bu olay ayrı bir tartışma konusu.

ben avcı'nın başarılı olduğunu düşünmüyorum. milli takıma geldiği zaman sevinmiştim ve baya da ümitliydim oysa. en büyük başarısı başakşehir'i art arda ligin üst kısmında tutmak oldu ki onda da hiç sonunu getiremedi. avrupada ilk turlardan apar topar elenip tüm motivasyonu lige ayırıyordu bunu yaparken. ayrıldığı ilk sene şampiyon oldu ve bunu avrupada da ilerleyerek yaptı oysa başakşehir. fi tarihindeki u17 şampiyonluğu dışında kazanmış olduğu somut bir şey yok henüz. başaltı takımların saman alevi gibi gelip kaybolan avrupa başarısından bile yaşamadı hiç. trabzonspor da bir süredir yükselişte ve iyi bir kadroya sahip. tek faktör avcı değil yani şu anki başarıda. üstelik ben şampiyon olabileceğini de düşünmüyorum ama olsa bile artık üstüne çıkma durumu olamaz zaten. tr süper ligi için standart bir teknik direktör (ersun yanal, aykut kocaman, sergen yalçın, okan buruk vb gibi) olup bir takımdan diğerine geçmeye devam eder.

türkiye süper ligi için iyi, genel anlamda ortalama bir td.

plansız değildir ancak aynı anda birçok farklı oyun planı geliştirememesi en büyük eksisidir.

gittiği takımlarda başlangıçta bir oyun planı kurar ve sadece ona dayalı bir oyun oynatarak şampiyon olmaya çalışır. bu nedenle de yıllardır ligimizde iyi bir puan ortalamasına sahipken avrupa'da rezil olmuştur. türkiye'nin uefa sıralamasında çok gerilere düşmesinde kendisinin avrupa için yeni oyunlar üretememesinden dolayı ülkeye kaybettirdiği ülke puanlarının etkisi büyüktür. kısacası yaratıcı değil ezberci hocadır a planı vardır b,c, vs.. yoktur. daha önce karşılaşmadığı bir sorunla karşılaşırsa sorunu çözemez.

tüm bunlardan dolayı pek bir şey beklememek lazım kendisinden ama bu sene trabzon'da elinde çok iyi bir kadro var, ilk yarıyı en yakın rakibiyle 15 puan farkla lider kapatırsa trabzonu şampiyon yapar.

Tuzla balıkçısı.

tuzla balıkçısı +1

(bkz: Hukuk devleti)
Hukuk devleti olsaydık zaten ekonomi bu halde olmazdı.

Peki hukuk devletinde böyle bir davanın akıbeti ne olurdu…. Merak…

MB anonim şirket olarak kurulmușsa da faiz kararının bir idari işlem olduğuna şüphe yok. Tekelli bir kamu hizmeti görüyor, tek taraflı olarak kamu gücü kullanarak icrai bir karar alıyor. İptal davası açılabilir mi? Açılabilir ama idari yargının çok geniş bir takdir yetkisi tanıması ve sadece yetki/şekil denetimi yapıp esastan reddetmesi çok olası. Benzer gerekçelerle hizmet kusurunu kabul edeceğini de sanmam. Kusursuz sorumluluk türlerine hiç girmiyor. Kamu kulfetleri karşısında eşitlik desek orada zararın istisnai olması gerekir, bunda tüm toplum katlanıyor zaten. Bir şey çıkacağını sanmıyorum genel olarak.

Hukukçu değilim. Ancak kişisel görüşüm davacı aleyhine sonuçlanırdı böyle bir dava.

Merkez bankasının asli görevlerinden biri fiyat istikrarını sağlamak. Bunda şüphe yok. Ancak "neden faiz düşürüyor, döviz altında ezildik" yorumu bence doğru değil. Yani kısmen doğru değil. Dövizin yükselmesindeki tek etmen faiz değil çünkü. Faiz artırdıktan sonra da dövizin yükselişi durdurulamadı. MB'nin rezervleri satılarak da durdurulamadı.

Faizin düşürülmesi gerektiğine katılıyorum. Ancak bu şekilde değil. Politik riskleri azaltmadan faizi düşürünce sonucu bu oluyor. Faizi düşürmeyince yatırım durur. Dolayısıyla üretim düşer. İşsizlik artar. Cari açık yükselir vs. vs. Çok daha büyük problemlere sebep olur yüksek faiz. Politik riskleri azaltmak da merkez bankasının görevi değil. Hükumetin görevi.

Sonuç olarak pratikte biz merkez bankasının bağımsız karar almadığını ve hükumet ne derse onu yaptığını biliyoruz ama hukuk nezdinde bu 'görevi kötüye kullanmak' olarak görülecek bir şey değil. İspatlanacak bir şey değil yani. Faiz düşürdü diye de mb suçlu sayılamaz. O zaman faizleri %100 yapınlar döviz düşsün. Böyle bir dünya var mı? Tabii ki yok.

www.decathlon.com.tr

ben bundan aldım geçenlerde. Aşırı sıcak tutuyor.

@himmetdayı valla aklıma yattı. Antalyada ne kadar gerekli bilmiyorum ama aradığım şey böyle bir şeydi.

Antalya'da maksimum 2 ay giyersin. Gerçekten fazla sıcak tutuyor.

İlk olarak güç seçeneklerine gelin. Burada 'kapak kapatıldığında ne yapılacağını seçin' gibi bir seçenek olması lazım. Bunu hem pilde çalışırken hem de AC güçte çalışırken 'Hiçbir şey yapma' olarak seçin.

Yukarıdaki işlem opsiyonel. BIOS'a girmek için şart değil. Monitörü bağlayıp bilgisayarı kapayın. Tekrar açmak için tuşa basar basmaz laptopun kapağını kapayın. Görüntü direkt monitöre gelecektir. Tabii bu esnada BIOS'a girmek için gerekli tuş kombinasyonunu da yapmanız lazım. Harici bir klavye yoksa önce BIOS'a girin sonra kapağı kapatın.

Laptopun kapağı hiçbir şekilde çalışmıyor kenarlardan sökülmüş durumda. acaba laptop lcd ekran bağlanıtısnı yani 40 pin olanı çalışırken bağlanıtıyı çıkartsam işe yarar mı?

Sökülmüş ekran elinizde yok mu? Onu kapatıyor gibi kapatın. Manyetik sensör vardır, ekran kapanmış olarak algılar zaten.

Tarayıcıda gizli sekme açıp (Ctrl + Shift + N) dinleyince geçmişe kaydolmaz. Uygulamada benzer bir yöntem var mı bilmiyorum.

Guest hesabından dinlerseniz ayrı geçmişe kaydeder.

Pause watch history seklinde secenek mevcut. Browser'da history'ye girdiginde en sagda, ios'te history'ye girdiginde sag ustteki 3 noktadan history controls'e girerek durdurabilirsin. Muzik dinlemeden once durdurup sonrasinda tekrar baslatabilirsin history tutma ozelligini.

Validebağ korusunda vardır diye tahmin ediyorum ama bulmak zor olabilir. Epey büyük bir alan.

Ulusta da kartalda da var. ben cekip atayim lazimsa

Ben de Validebağ diyecektim ama oradakiler iğde ağacıydı sanırım tam emin olamadım. Müdürlüğe telefon açıp sorarsanız yanıtlayabilirler.

Fenerbahçe Parkı'nda var, alışık olduğumuz zeytinliklerdeki yani İznik ve Ege bölgesindeki zeytin ağaçlarına göre oldukça büyük.

Kartalda zeytinlik parkı var. Kartal anadolu imam hatip lisesinin tam karşısında.

viaport tuzla(sahilde olan) girişinde ege'den getirilmiş bilmem kaç yüzyıllık bir zeytin ağacı var. tuzla marina zeytin ağacı diye googlelayınca geliyor görseli.

Erenköy muhtarlığı yanındaki mini ağaçlıklı parkta var. Tam erenköy kız lisesi üst kapısı karşısı.

ilk 1000 tl'yi aldığın kur neydi? şu anki kur ne? aradaki fark karın veya zararın.
ikinci 1000 tl'yi aldığın kur neydi? şu anki kur ne? aradaki fark karın veya zararın.

hesaptablosu.net
buradan aldığın miktar ve alış fiyatlarını girerek maliyetini hesaplayabilirsin
veya manuel olarak
" maliyet = ( (alım fiyatı 1 * adet 1) + (alım fiyatı 2 * adet 2) + .... + (alım fiyatı n * adet n) ) / toplam adet " formül bu.

bunun için 3rd party uygulamalar var. Delta isimli olanı kullanıyorum.

Teşekkürler. Kendi içerisinde bir hesaplama aracı olacağını ummustum.

Kaçtan aldığımı nasıl görebilirim:)

Emirler > Spot Emri > Alım Satım Geçmişi bölümünde tarih aralığını seçerek aldığın coini, miktarını ve hangi fiyattan aldığını görebilirsin, buna göre daha önce verilen cevaplardaki formülle şimdiki fiyatına göre ne kadar kar ya da zararda olduğunu hesaplayabilirsin.

coinmarketcap.com

burada aldığınız coin miktarını ve alım fiyatınızı yazdığınız bir portföy oluşturun. anlık olarak ne kadar kâr ne kadar zarar hepsini görürsünüz. Ancak aynı coinden alınca "bundan bu kadar, şundan bu kadar" gibi olmaz. aynı tip coinler tek alım gibi görünür. daha düşük fiyattan alırsanız alım maliyetiniz düşmüş olur, tersinde de artmış olur.

Cevaplar için teşekkürler.

Cüzdan özeti dediğimde elimde sahip olduğum 3 (biri çook küçük, aslında 2) coini görüyorum., Toplam değerini görüyorum ve burada sorun yok. Asıl merak ettiğim, ben bunları ne zaman kaçtan aldığım bilgisi olduğu için emirler->spor emirleri ne giriyorum.
oradan alım satım geçmişi diyorum
tarih aralığında sorun yok ancak çıkan listede, sahip olduğum o iki coinden 1 tanesi görünmüyor.
spot emirleri dışında bir şekilde başka yollarla mı aldım acaba?
fikri olan var mıdır? vakti olan, yardımcı olmak isteyen olursa zoom üzerinden ekranımı paylaşabilirim :)

1) Resmi uygulamasından
2) Yıllık 11 lira gibi bir ücreti var reklamsız sözlüğün. Onu ödedim. Reklam vs. çıkmıyor.

3. parti sözlük uygulamalarına güvenmiyorum. Tarayıcıdan girince de Safari + AdGuard ile girdiğim için reklam çıkmıyor. Ama tarayıcı sürümü uygulama kadar pratik değil. iOS için Chrome'da reklam engelleyici yok ama Android'de vardır diye tahmin ediyorum. AdGuard kurun, reklamlardan kurtulursunuz.

Adguard chrom ile calismiyormus. Bende son gunlerde reklamlar yuzunden sayfa kilitleniyor. Bir kac dakika sonra tiklamamis olmama ragmen sayfadaki reklamin linki aciliyor.

@rockinside evet hocam aynı sıkıntı bende de var, yanlışlıkla aşağı yukarı kaydırırken reklama tıklayarak kaydırırsam telefon donma yapıyor, ben telefon eskidi gibi düşünmüştüm ama genel bir sorun sanırım.

Android için ekşicep
iOS için şükela reader.

@himmet dayı

daha öncesinden uygulama için çok kötü yorumlar gördüğümden indirmedim hiç, play storeda da puanı 2.2 gördüğüm kadarıyla. Siz beğeniyor musunuz?

opera kullanıyorum

@bobinhoo

uygulama güzel diyemem ama benim işimi görüyor diyelim. 2.2 edecek kadar kötü değil.
reklam çıkıyor diye gömüyor millet. ben reklamsız kullandığım için beğeniyorum ama reklamlı olsa 2 yıldız bile fazla.

Uygulama ve tarayıcı,

2- yıllık 12 liraya reklamsız aldım, hesaba bağlandığı için tarayıcıda da reklamsız valla mis gibi.

Herhangi bir tarayici ustune adguard.
Ya da
Herhangi bir tarayici ustune ublock origin +ghostery.

10 kusur yillik mobil hayatimda hic reklam gormedim :) telefonda reklam nasil bir sey bilmiyorum.

Bir de evde pi-hole calisiyor bize gelen misafir bile telefonunda reklam goremiyor.

Opera tarayıcı kullanıyorum hem pc'de hem androidde. Reklamları engelliyor.

Onun dışında ekşicep kullandım uzun süre ve pc'de tema++ eklentisini kullanıyorum ekşicep'in yaratıcısının yaptığı. Tavsiye ederim

ios'te firefox focus eklentisi ile birlikte safari bookmark olarak ana ekrana ekledim, native uygulamaymiscasina ve reklamsiz cok guzel kullaniliyor.

firefox+adguard

android

temizmama.com

15 kiloluk almamak lazım eğer çok kedi yoksa.

enjoy alıyorum. yemeyen kedi çıkmadı.

yukarıda bahsi geçen sitedeki mamalar çok tuzlu olduğu için kedilere zararlı deniyor. benim tercihim enjoy ya da econature balıklı oluyor. ağzını iple bağlayıp hava almasını engelleyince bayatlama olmuyor.

yazın bodrum'da sitedeki kedilere micho alıyordum, hepsi bayıla bayıla yiyordu.

Karmakarışık anlatmışsınız. Bir kere muhatabınız emlakçı değil, ev sahibi.
İkincisi, sözleşmenizi bulun. Sözleşmede yazan aylık kira bedeline bakın, sonra şuradan hesaplayın: kira-artis-orani.hesaplama.net

Emlakçı kafasına göre "bu ay üç aylık ver, şu kadar ver" mi diyor? Siz kirayı elden mi veriyordunuz? Umarım banka dökümünüz vardır kira ödemeleri için.

Özellikle kısa dönemli olsun diye konuşulmadıysa standart kira sözleşmesi yıllık yapılır, sonrasında siz evden çıkmaya karar vermediğiniz ve yasal yükümlülüklerinizi yerine getirdiğiniz sürece ev sahibi sizi kolay kolay evden çıkaramaz. 5 yıl sonra kira bedeli düzenlemesi isteyebilir (piyasanın çok altında kaldıysa) ve 10 yıl sonra da sizi gerekçesiz çıkarabilir.

Anlattıklarınızdan en son kira ne ödediğinizi anlamadım, 900 olduğunu varsayarsak ev sahibinin isteyebileceği maksimum yasal zamlı kira 1050 lira, bunu ödeyip geçebilirsiniz, daha fazlasını talep edemez ve kiranızı düzenli yatırıyorsanız sizi evden çıkaramaz. Ama önce sözleşmenizi bulun.

Edit: En son ne kira ödediğiniz değil aslında, sözleşmenizde yazan kira bedeli üzerinden hesaplayacaksınız.

kobuzchu kiz'ın söylediği her şey +1

ilave olarak "sözleşmem yok" diye düşünmeyin. sözleşme 1 kere yapılır ve ev sahibi kendi ya da birince derece yakınları oturmadığı sürece 10 yıl süre boyunca tahliyenizi isteyemez. yasal zamlı kirayı banka hesabına gönderin yeterli.

inşallah kira bedelini bankaya ve kira bedeli olarak göndermişsinizdir.

elinizde sözleşme yok, ev sahibine doğrudan ve sabit bir tutarda para vermemişsiniz, ev sahibiniz "1 yıldır evimde oturuyor ve kira mira ödemiyor" dese ve tahliye davası açıp ödenmeyen kiralar için de icra takibi başlatsa ne yapacksınız?

emlakci cakalliklarina kurban gitmissiniz :) emlakci ile alakaniz yok bir kere, muhtemelen sizden parayi aldi evsahibine daha azini verdi ya da ev tutulmadi dedi ve hic vermedi, kendi isleri icin kullandi. bir an once ev sahibi ile sorunu cozmeye bakin ve emlakciyi aradan cikarin

moderasyonun böyle bir entry'yi silmesine şaşırdım. sözlük çöp entry'den geçilmiyor. kurallara uygun gibi duruyor ama normal şartlarda tanım değil. çok eskiden de "dedirten ..., yaptıran..., düşündüren..." gibi entry siliniyordu. ama şimdi bir futbol müsabakasının başlığına girsen kurala uygun entry bulamazsın. bu yüzden şaşırtıcı geldi bana.

sağ üstte üç nokta var. oraya tıkladığında çöp menüsü olması lazım. oraya girip silinen entry'leri canlandırabiliyorsun.

Tanım bu. Moderatör yanlış yapmış.

daha bunun gibi bir çok entry'im silindi. üzerinde durmuyorum ama can sıkıcı değil mi?

Ben olsam çok takılmam. Silinsin, ne olacak? Edebi eser değil ki. Altı üstü 1-2 cümlelik yazı.

eksisozluk.com

Örneğin bu entry de tanım değil. Eskisi gibi kurallar sıkı uygulansa bunu da siliyorlardı. Yukarıdaki cevabımda da belirttiğim gibi ilgili başlığı tanımlamayan, bunun yerine 'dedirten' diye yazılan entry'ler direkt siliniyordu. Hatta 5-6 tane silinse çaylak olma sebebi.

"sonunun mutlu biteceğine inandığım kampanyadır. dayan bebek dayan."

bu entry de tanım değil. yani sonuna "kampanyadır" diye yazınca tanım olmuyor aslında. ilgili kampanya hakkında bilgilendirme yapacak bir içerik yok. alıntı ya da bakınız da verilmemiş. atıyorum bu entry şöyle olsa kurallara uygun olurdu:

"sonunun mutlu biteceğine inandığım kampanyadır. (bkz: dayan bebek dayan)"

ilginç olan kurallara uymayan binlerce entry giriliyor her gün ve silinmiyor. bunun silinmesi bu yüzden garip. yoksa kurallara göre silinmesi normal.

Cevap 1: tanım var. Silinmesi mantıklı gelmedi.

Cevap 2: insanların temennini okumak isteyeceğini düşünmeme sebep olan nedir. Böyle bir entrim silinse sarhoşken mi yazmışım bunu diye düşünürüm. Canım sıkılmaz yani.

İlan no var mı? Bir bakalim ki sorun varsa ne de imiş.
Genelde fiyat meseledir, ama sizin öyküyü anlamak için ilanı görmek gerekir.

Yüksektir fiyat. Karşı apartmanımnda dubleks var ben taşınırken nisan ayında 2.7milyon istiyodu bugun baktım 3 milyon yapmış fiyatı yine satamayacak

satılmamasının tek sebebi fiyatının yüksek olmasıdır. piyasa fiyatları dediğin eğer diğer ilanlara baktığında çıkan sonuç ise zaten orada bir yanılgı var. halihazırda ilanı olan bir ev/araba zaten satılmamış demektir. satılmamış bir şeyin fiyatı hiçbir anlam ifade etmez. ben de şimdi 100 bin edecek bir arabayı 120 bine koysam başka biri "ohoo bu araba 120 ise benimki 130 eder" diye fiyatı yükseltiyor. sonuç olarak balon bir piyasa oluşuyor. arabam.com gibi sitelerin "arabamın değeri ne kadar" uygulamaları açık olan ilanlara göre bir fiyat belirliyor. oraya da bakmak çok doğru değil. fiyatı azar azar düşürürseniz aramalar başlar. ben de önceki arabamı satarken aynı yanılgıya düşüp ilanlardaki araçlara göre benzer hatta çok az düşük fiyat yazdım. arayan olmadı. sonra 5 bin düşürdüm fiyatı her gün 2-3 kişi aramaya başladı.

Fiyat yüksektir bence de. Sahibindende gördüğünüz fiyatlar piyasa fiyatı değil genel olarak. Bir tanıdığım arabasını 1.5 yıldır ilana koyuyor, 145e koyup 135e bırakırım diyordu. Kimse aramadı. Araba şu an 175e ilanda hala kimse aramıyor.

piyasanin biraz altini yazin, ayni gunde kac kisi arayacak gorursunuz :)

ilanları burada bile paylaşmamışsın. nasıl yorumlayalım?
yoksa parası olanın yarın daha pahalı olacağını bildiği için alım yaptığı zamanlar bu zamanlar.

Bu ülkede herşeyin fiyatı normalden satılıyor , benim koyduğum fiyattan satılmıyor olabilirmiş. Komik :)

@kleider arayan yoksa maalesef insanların yatırım aracı olarak görmediği tutulmayan bir modeldir/evdir. fiyat insanlara yüksek gelmektedir. tiklemeseniz de durum bu, aklın yolu bir.

Istanbulda hizli donen bolgelerde ev icin 3 ay cok uzun bir sure. Araba eger cok cok ozel bir model degilse 3 ay araba icin de yine uzun bir sure. Yazlik icin yerel emlakciya sorman lazim. Hizli satmak icin fiyatlarini fazla yuksek tutmussun belli ki. Ama gectigimiz 3 ayda para birimimizin %15 deger kaybettigi bir ortamdayiz, koydugun nominal fiyat reel olarak rayicine gelince seninkiler de satilmaya baslar. Fiyatlama yapmanin zor oldugu donemler bu aralar. Hizli satmak icin fiyati dusurmen lazim.

aracın 3 ay durması fiyatın normal olmadığını kanıtlıyor bence. gerçekten bir fırsat yoksa hiç kimse şu anda durduk yere 2. el spor araba peşinde koşmaz, fırsat yaratman lazım. özellikle çok tutulmayan tarzda spor arabalar için piyasanın biraz daha altına inmeniz lazım. onun dışında tarla ve yazlık da yerel emlakçıyla daha hızlı satılabilecek şeyler bence.

mavi ekranın sebebi donanımsal ise sorun çözülmez. hatta kurulum sırasında mavi ekran verir ise win10 da kurulmaz. donanımsal hata giderilmeden de bilgisayar açılmaz.

mavi ekran verdiğinde fotoğrafını çekip paylaşın. sorunun nereden kaynaklandığı orada birtakım kodlarla yazar.

Hata açıklaması "netwbw02.sys page fault in nonpaged area". donanımsal bir hata mı?

Kablosuz ağ kartının sürücüsüyle ilgili bir hata galiba.

Şurada çözüm önerisi var: answers.microsoft.com

wifi kartıyla alakalı bir hata gibi. sürücüyü devre dısı bırakıp, antenleri veya wifi kartını çıkartıp başlatmayı bir deneyin. internetsiz olarak bir süre açık kalsın aynı hatayı verecek mi?

Wifi kartıyla ilgiliyse o zaman hiç windows 10 yüklemeyi denemeyim. Aklıma gelen mantıklı bir çözüm şöyle olabilir, bilgisayarı kapatmadan önce o ağ kartı sürücüsünü devre dışı bırakayım, bilgisayar normal açılırsa tekrar aktif ederim. Şimdi korkuyorum bilgisayarı kapamaya.

O dosyayı aynı isimde (ama farklı versiyon) başka bir dosyayla değiştirmeyi deneyin . Yeniden başlatın.

Kozyatağı - Central Hospital - Dr. Ahmet Tosuncuk.

Hayatımda bu kadar ilgilenen başka doktor görmedim. Çok ilgili.

Ücretini bilmiyorum, tamamlayıcı sağlık sigortanız varsa ücretsiz oluyor (15 TL katkı payı ödeniyor sadece). Sigortanız vs. yok ise arayıp fiyat bilgisi alabilirsiniz.

centralhospital.com

coconut battery- mac'in ve iphone'un pil döngüsünü batarya performansını görebilirsin.
adguard for safari- safaride tüm reklamları engeller.

macs fan control dfiye ufak bi free program var.

mac'in güncel sıcaklıklarını, ayarladığın fan değerini falan gösteriyor yukarıda. custom olarak fanları istediğin devirde çalıştırabiliyorsun bu zaten çok dehşet bişey.

çünkü fanlar çok yavaş hızlanıyor mac de kullanıcının dikkatini çekmesin yaa bunun da fanları fıldır fıldır dönüyor demesinler diye.

mesela 96 derecfeye çıkıyo işlemci fan devri 3000 de, 5000 e çıkana kadar 1 dakika geçiyor, bu sürede de işlemci hızını düşürüyor mac , ısı artmasın diye. mesela bu tür durumlarda full boost yapınca hızdan ve ısıdan büyük ölçüde kurtuluyorsun.

ben render gibi sıcaklık oluşturacak durumlarda fanları öncen tam devir döndürüp sonra rendere başlıyorum, 76 dereceden yukarı çıkmıyor ama bu fanları manuel tam hızda çalıştırmazsam, 96 dereceye kadar çıkıp, sonra o sıcaklığı düşürmeye çalışıyor ki 85 in altına indiremiyor.
youtube için konuşuyorum, aklına gelen her adblocku denedim netice alamadım, opera kullanıyorum çıkarttığı reklam sayısı haftada 1 (youtube için)

winzip winrar için keka(daha iyisini görmedim.)

Unarchiver -> Rar dosyalarını açar
Airfoil -> Grafik ekolayzer özelliği ekler
CleanMyMac -> Olmazsa olmaz. Temizlik aracı. 2 haftada bir 1,5 GB veri siliyor. Bu olmayınca SSD kısa sürede şişiyor.
Mounty -> NTFS disk taktığında macOS'te veri yazamazsın. Bu ufak program NTFS diske veri yazmayı sağlıyor.
Tiles -> Windows'taki gibi mouse imleci ya da klavye kısayolları ile pencereleri düzenlemeye yarıyor. Ekranın sağ yarısına, sol yarısına, üstüne, altına, tam ekran vs. vs.
VLC Player -> Bildiğimiz vlc ama mac'te daha iyi çalışan bir video oynatıcı görmedim.

@killerbee

Chrome + uBlock origin ile youtube'da hiç reklam çıkmaz.

Torrent indirmek için Transmission önereceğim.

AppleTV'niz varsa, torrentten indirdiğiniz şeyleri yansıtmak için Beamer süper bir uygulama. (Ücretli ama parasına değiyor, herhalde 5 senedir filan kullanıyorum)

Tarayıcı olarak Safari kullanmak en akıllıcası, pil kullanımı en verimli tarayıcı olur kendisi. Reklam bloklamak için better.fyi kullanıyorum. Yine ücretli bir uygulama, ama ucuz ve yine parasına değen bir ürün.

Safari kullanmayacaksanız, Firefox kullanın ve uBlock origin ile destekleyin.


-- CleanMyMac gibi bir temizleyici kullanmıyorum ve hiç bir zaman sorun yaşamadım :) -bir ara bunların içinden malware filan çıkıyordu, son durumu bilmiyorum. Dikkatli olmanız için belirtmek istedim.

Sağlam render yapmıyorsanız ya da saatler süren hesaplama işleriniz yoksa fan sıcaklığı vs. uğraşmanıza gerek yok.

Söyleyeceklerim bu kadar, hayırlı olsun.

1. Serbest piyasa. İsteyen istediğini kuruyor. Denetime tabi değil. Dolayısıyla bir denetim kuruluşuna karşı da sorumlu değiller. Anlaşmazlık, çözümsüzlük olur ise şirketin inisiyatifindesin. Örneğin kripto cüzdanına biri erişip parayı bir şekilde başka bir cüzdana aktarırsa geçmiş olsun. Bir bardak soğuk su içersin öyle bir durumda. Borsa bu konuda "yapacak bir şey yok" diye yaklaşıyor.

2. Binance. Dünyanın en büyük kripto borsası. Komisyonunu bilmiyorum ama en azından ne olduğu diğerlerine göre daha belli.

Evet himmet dayi haklı git dolar al koy daha iyi.

1: Güvenemezsin kimsenin kimseye sorumluluğu yok ama 1 ayda bankanın verdiği faizin 20 katını kazandığım oluyor bu durumda para tatlı geliyor. Yapacak bir şey yok.

2: Binance falan güvenilir tabii ama oradan öyle x20-30 yapamazsın çok para kazanmak istiyorsan IDO'ları kovalayıp önsatıştan alacaksın shitcoin meme coin kovalayacaksan gate.io mexc ya da swap borsalarını kovalayacaksın para burada ama sen bu işlerden anlamıyorsan ama az az ucundan başlayayım diyorsan tabii Binance'dan başla. Ben senin 500 dolar koyup 3 ayda aldığın parayı ben IDO'dan 10 dolar yatırıp kazanabiliyorum ama bunlar hep zamanla öğrenilecek şeyler. Ayrıca hiçbir şeye de güvenemezsin ama ben yeri geliyor 100 bin dolar da bağlıyorum bu güvenilmez yerlere.

Sıralama genelde şu şekilde olur, binance ~ gate vs ~ swap borsaları. Sağa doğru gittikçe risk de kazanç oranı da artar.

ben artık mümkün olduğunca DEX'lerde takılıyorum yani para cüzdanımda dursun takas edeceğim zaman decentralized yerlerde takas edeyim. (Binance bile zaman zaman X coin withdrawını duraklattım yarın tekrar gel diyor)

Fakat, son zamanlarda millet çok hacklenmiş. Ya bilmeden farklı kontratları onaylıyorlar, ya sahte metamask vb. pluginler kuruyorlar. Ben mesela sırf güvenli olayım diye geçen yıl macbook + iphone aldım bunlar üzerinden yapıyorum. Zaten 4 yıldır Ledger Nano S'im var. Yani bilinçsiz yaparsan riskli olabilecek bir şey bilinçliysen daha iyi olabilir.

1. Kriptonun olayı aslında trustless olması yani bir yere güvenmek zorunda kalmadan işlem yapabilmelisin, borsada yine birine güvenmek durumunda kalıyorsun bence saçma. Çekip gitseler bağlı olduğu ülke belki bişey yapabilir ki bizde Thodex vb. şeyler oldu gördük, bir şey yapamıyor. Kontrata güvenmek ve decentralized takılmak ortamın ruhuna daha yakın. Fakat bu sefer Audit firmalarının raporlarını inceleyip kodlarda sıkıntı var mı, bu sisteme güvenebilir miyiz onu incelemen gerekiyor. Ben şahsen insanlara/devletlere güvenmektense her şeyi kodlara bırakmak gerektiğini düşünen biri olarak güveniyorum.

2. Dümdüz bir şeyler alıp satacağım diyorsan Binance, Huobi, Kucoin vb. büyük yerlerde takıl madem.

Ben arada oynuyorum. Zamanında Steam'den almıştım. Windows bilgisayarda hem dümdüz, hem online olarak oynayabiliyorum.

Steam'den indirmiştik, haftada bir iki aksam oynuyoruz arkadaşlarla yaşlar 36 :)

Oynanıyor ama Definitive Edition var Steam'de. O daha iyi. Conq.'a göre epey geliştirdiler.

selam,

iki seçenek var:

ya internetten artık bir yerden setup dosyasını bulup 2001 versiyonu conquerors indireceksiniz. daha sonra oldukça uğraştırıcı manuel ayar yapıp voobly platformundan ücretsiz oynayabilirsiniz. ama sıkıntısı çoktur lag falan uğraştırır.

ya da orjinal steam platformundan definitive edition versiyonu alacaksınız(en güncel ve tutulan versiyonu budur yeni bir sürü ırk da var) otomatik maç bulma seçenekleri ve güzel geliştirmeler mevcut oyuna ilişkin. kesinlikle bunu tavsiye ederim.

Ben steamden indirdim 2001 yılındaki haliyle. Windows 10da rahat rahat çalışıyor

Definitive Edition oynanış açısından bizim eski güzel eycof'umuz gibi ama değil mi? sıfırdan oyun öğrenmek istemiyorum. bildiğimiz o oyunu oynamak istiyorum temelde.

yani H shift C, b e b e b e diye diye işçi basıp ev yaptırabileceğim di mi? yine bi işçi 50 food olacak di mi?

evet oyunun temel yapısı aynı 1999 versiyonuyla ancak bazı noktalara değinmekte fayda var:

1-) o bahsettiğiniz kısayollar da age of kings orjinal kısayolları onlar da oyunun menüsünde halen var kalıp halinde seçebilirsiniz. ya da bir çok daha oyunu kolaylaştıracak kısayollar da var onları da dilerseniz kullanabilirsiniz.
2-) grafik anlamında oldukça güzel iyileştirmeler var 4k bile oynayabilirsiniz, göze hoş geliyor ancak bazı ünitelere(arbalest/paladin vs) gözünüzün alışması zaman alabilir. Zevk meselesi tabi yine de internetten arayıp bir ekran görüntülerine bakın bence
3-) oyun öz olarak aynı yerde olsa da eğer en son 20 sene önceki versiyonu oynadıysanız: bir çok yeni ırk eklendi >>> cumans,malians,malay,khmer vs. ve bir çok balans yaması uygulandı(ırkların dengesi oyun içi dengeler için vs.) Dolayısıyla da birebir aynı oyundan kesinlikle söz edemeyiz. Üzerine konmuş geliştirmeler oldukça fazla.

4-) Eski stil oynayabilirsiniz. Eski build orderlara göre oynayabilirsiniz. Kendi aranızda arkadaşlarla oynayacaksanız olur tabi. eğer ama internetten birebir puan bazlı rekabetçi oynayacaksanız değişikliklere adapte olmanız için bayağı 1 araştırma yapmanız gerekiyor. Ama ben rahat rahat oynayayım işte güzelce vakit geçireyim, 1 saat oynadım, Haftada 1 saat sonra kapatırım diyorsanız dilediğiniz şekilde oynarsınız. Ama internetteki dünya bambaşka çok rekabetçi puan sıralaması var dünya çapında. Onlara ayrıca ders gibi oldukça yoğun hazırlanmak lazım. Onu söyleyeyim. Sonra sürekli yeniliyorum. Neden böyle oldu demeyin bana :)

5-) Bu oyunu oynayan hala oldukça fazla sayıda insan var. Hatta bu versiyonda da tekrar eskiden oynayanlar oyuna geri döndü. Şöyle söyleyeyim, 10 binlerle ifade ediliyor, belki 100.000 kişi var toplam hani oynayan ama ne kadar aktifti ne kadarı değildir Onun istatistiğini bilemem de tuşa bastığınızda otomatik rakip buluyor, ister takım oyunu ister birebir. Ortalama 3-4. Dakikada sizi otomatik olarak bulup eşleştiriyor ve oyuna başlayabiliyorsunuz. Eskisi gibi lobiye gireyim. 2 saat bekleyin falan o isteğe bağlı lobi kısmı hala var ama bu şekilde kolay kullanımı olduğu için herkese artık otomatik oynuyor neredeyse.

gerçek tabi, senin anlaşmana bağlı, ben mesela brüt ödeyen yerde net maaş alan çok insanla karşılaştım.

ben öyle anlaştım kardeşim, kamulatif vergi bilmemenesi anlamam net maaşıma bakar geçerim diyorlardı.

Peki hangisi daha mantıklı?

tabii ki net olan.

çünkü brüt maaşta vergi dilimine göre kesinti yapılıyor, yani atıyorum ben bu gün ilk 5 6 ay 1000 lira alıyorsam 7. ay bu sefer 960 liraya düşüyor falan.

yani böyle salladım ama böyle sıkıcı bi durum var, vergi dilimi atladığında.

net olduğu zaman sana neti ödeyip brüt olarak hesaplayıp işliyolar bordroya, her şekilde daha fazla alıyorsun net maaşta

Net maaşta her şekilde fazla alıyorsun demek doğru değil.

Örneğin 20 bin brüt olarak anlaşırsan maaşını azalarak alıyorsun ama aylık ortalama 12.850 gibi bir şeye denk geliyor. Sana gelen bu teklifi "ben net olarak istiyorum" dedikten sonra "o zaman 12 bin net verelim" derlerse nasıl daha fazla olmuş olacak?


20 bin brütte mesela sadece Aralık ayında 11.400 alıyorsun. Mayıs ve sonrası 12.500. Mayıs öncesi de 13-14 diye gidiyor.

www.verginet.net
Şuraya brüt maaşı girdiğinizde hangi ay ne kadar alacağınız, aylık ortalama vb hesaplanıyor. Fikir sahibi olabilirsiniz.
Nette dümdüz kaça anlaştıysanız her ay o yatar ekstra mesai ücreti, prim vb yoksa.

Brent.

Virüsler canlılığın oluşumunda yer almıyor. Çünkü hücresel canlılar değiller. Hatta virüsler canlı mı değil mi o bile belli değil.

"Virüs sınıflandırması, virüslerin taksonomik bir sistem içinde adlandırılma ve gruplandırılmalarını içerir. Hücresel canlıların görece oturmuş sınıflandırma sistemlerinde olduğu gibi, virüs sınıflandırması da süregiden tartışma ve önerilerin konusudur. Bu, büyük ölçüde, virüslerin henüz kesin bir şekilde "canlı" ya da "canlı olmayan" varlıklar olarak tanımlanamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla da virüsler, bitkiler ve hayvanlar gibi hücresel canlıları konu edinen biyolojik sınıflandırma sistemleri içine çeşitli nedenlerle sorunsuz bir şekilde yerleştirilememektedir."

Şurada özeti var ama kesin kanaat yok.

www.nature.com

Tanımlara baktığınızda neden evrim ağacına yerleştirilmedikleri anlaşılıyor aslında, canlılığın ortak kriterleri arasında sayılan özelliklerden birisi de hücresel yapıda olmalarıdır. Hücrenin tanımında ise onun canlılığın tüm özelliklerini sergileyen, kendi kendi kendine yeten en temel yapı olduğu vurgusu öne çıkar. Tüm hücreler kendilerine yetecek enerjiyi üretebilecek kapasitedirler, virüslerse kendi başlarına enerji üretemezler. Haliyle "canlı" çatısı altında ele alınmıyorlar genel olarak. Ama tabi herhangi bir "cansızdan" farklı olarak genetik materyalleri var. Bu da işleri karıştırıyor.

youtu.be

Olur. Ancak hediye gibi olmamalı. Yani kredi kartı ödemesi gibi gerçek bir ödeme yaparsan pazara satılık olarak koyabilirsin kutuları.

steam cüzdanınıza para yüklemeniz gerekiyor. en son 20-30 lira gibi bir rakam hatırlıyorum. steam yardımdan net rakamı öğrenmeniz daha iyi olur.

wikiart, google images ve yandex images'den bakabilirsin.

mesela bunlar yandex'ten bulduklarım.

i.pinimg.com
i.pinimg.com
biriz.biz

Google Görsellerde ya da Yandex Görsellerde arama araçları var. Oradan boyutu büyük seçersen büyükleri getirir arama sonuçlarında.

i.ibb.co

bunun için google’ın harika bir servisi var

artsandculture.google.com

google aramada arama kısmına Vazo Yerleştiren Kız ara de. görselleri seç. sağ tarafta settings altında gelişmiş arama var. orada resim boyutunu 10 mb dan büyük diye dene. aramada çıkarsa senindir. ben denedim en büyük 6 mb çıktı.

(git: www.magazinsortie.com'in%20'Vazo%20Yerle%C5%9Ftiren%20K%C4%B1z'%20tablosu%203_280_000%20TL'ye%20sat%C4%B1ld%C4%B1.jpg)

What the Day Owes the Night

www.imdb.com

benim uzun süre aklımdan çıkmamıştı.

Incendies

The bang bang club

Dersu Uzala

er ist wieder da

Ben sucuk yiyen kopek kedi gormedim. Icinde baharat var sucugun. Sarimsak bildigim kadariyla zaten zehirli kediler icin.

Verilmez.

kampta kesip hazırladığım sucukları çalıp afiyetle yiyen köpekleri birden fazla defa gördüm.
çiğ veya pişmiş fark etmiyor, her türlü yiyorlar.
sağlıklı mı? hayır ama çöpten yemek yiyen hayvanlardan bahsediyoruz. çöpte bulup yediği şeylere nispeten çok daha sağlıklı olacağı kesin.

V15 i bilmiyorum ama bosch un iki bataryalı modelini kullanıyorum. İki batarya ile iki defa süpürebiliyor evi

v11 yeterli olcaktır.

Bende de bosch’un çift bataryalısından var. Geçen hafta önce bir bozuldu. Sonra yedek bataryayı taktık çalıştı şimdi yine bozuldu 2 bataryayı da bozmuş oldu. Servise verdik bekliyoruz. Elektronik biraz şans işi.

V15'in adı çıkmış değil.

V15'te maks. çekiş gücü 240 AW iken V11'de 185 AW.
www.smart-home-fox.co.uk

Aralarında 900 lira gibi bir fark var. 900 lira için V15 yerine V11 tercih etmek bence mantıklı değil.

Macbook, iphone, airpods 3lusu bende de var. Baska marka saat kullanirken sonun da onu da indirimde geldi de aldim. Ama benimki sim kartli version. (Yurtdisindayim)
Telefon bile almadan cikabiliyorum hem saatten hem airpodsdan konusabiliyorum. Banka karti ile temassiz odeme yapabiliyorum, adim sayiyi, kalp olcuyo, mesajlar geliyo, basit cevaplar yzabiliyorum yada siriye soyluyorum o yaziyo. Her gece sarja takiyorum. Serie 4 nike plus cellur versiyonu

ben kullanmıyorum ama e-sim yoksa çok gereksiz geliyor. e-sim'in tr'ye geldiği yazıyordu buralarda, almak için yaygınlaşmasını bekliyorum. kazık kadar telefonu yürüyüştr hala yanımda taşıdıktan sonra anlamı yok.

sim'li versiyonu iyi olabilir. bende sim'li olmayanından var. apple fanboy olarak "çok da gerekli değil" diye düşünüyorum.

Kullanırken memnundum, kırıldı be yetine almadım bit daha ama bir günden bir güne aramadım hiç.

Ama bu tarz giyilebilir teknolojileri kullanmayı seviyorsan ve efektif kullanıyorsan al gitsin. Güzel alet.

(bkz: Apple Watch/@roket adam)

her seyden once, saat takmayi sevmiyorsaniz size gore degildir. bende SE modeli var. nabzimi olcsun istiyorm, onu basit saatler de yapiyor tabi ama bu ayni zamanda sik da gorunuyor. ustelik kadrani istediginiz sekle ayarlayabiliyorsunuz.

iPhone'nunuz varsa bilisiniz, maske varken ekran acilmaz. Apple Watch sayesinde aciliyor (sadece ekran kilidi, uygulamalara girerken yine ise yaramiyor)

Apple Pay bilmiyorum Turkiye'de kullanlabiliyor mu ama telefonu arabada birakip saatle odeyebiliyorsunuz.

benim sevdigim ozelligi, saati agzin yanina getirip konustugunuzda hemen cevap vermesi

hic siri miri demeden, ornegin; "how to say bla bla in Arabic"
veya "set a 15 min timer for eggs" (bunu cok kullaniyorum) what time is it dedigim bile oluyor hjjdsf

bazi kelimeleri direkt algiladigi icin direkt soru olarak algiliyor.

bir de alarmi cok efektif, kolda titredigi icin kacirma sansi yok.

spotify'da muzigi kontrol edebiliyorsun.

telefon yakindayken telefon konusmasi yapabiliyorsunuz. ornegin bir kere telefonum sarjdaydi, biri aradi hemen zart diye cevapladim konustum
oyle yani

benim anlik takip etmek istedigim bazi bilgiler var, onlarin uygulamalari super isime yariyor

macbookta sifre girmeden saat ile dogrulama yapabilme olayi var

uyku takibi icin devamli kullaniyorum

yururken yol tarif etmesi muthis, cok iyi calisiyor, titreyerek yol tarif ediyor mis

elin kolun doluyken hey siricilik hayat kurtariyor

sms dogrulamasi yapmali islerde, telefona dokunmadan sak diye ekrandan okumak muthis

arada yuzmeye gittigimde takip ettiriyorum, kac kulac attin, hangi stil yuzdun hemen biliyor kerata

Se modelini kullanıyorum. E sim olayı bambaşka boyu tabi de kimse bildirimlerden bahsetmemiş. Bana göre hayatı en çok kolaylaştıran yönü bu. İş gereği sürekli mesaj, farklı uygulamalardan vs bildirim geliyor. Watch olmasa en ufak şey için telefonu alıp bakmak zorunda kalırım. Bu şekilde kolumu kaldırıp bakmam yeterli önemlisi ise cevap veriyorum değilse ciddiyr almıyorum. Bu şekilde telefonun şarjı da çok iyi gidiyor. Bu olaya xiaomi band ile başlamıştım ama o çok amatör kalıyordu. Watch bambaşka bir kalite. Şarjı biraz daha iyi gitse süper ama tapacak bir şey yok zaten bi nevi yavru iphone gibi çalışıyor o yüzden normal pilin çabuk bitmesi.

www.pt.com.tr

bi yerden öğrenci belgesi bul al geç. 9249 tl. daha ucuz yok. dünyada en ucuz olabilir hatta.
amerikada vergisiz 1000 dolar şu an.

amerika fiyatı bu www.apple.com
değmeyecek zaten 1080 dolar olacak. 1 yıl garantili bi de.

edit2: bu arada sakın bekleme kur fırladı fiyat artabilir/stok bitebilir.

Jelly Bear'ın dediği gibi ben de geçen ay m1 mac mini aldım almanya, amerika fiyatından daha ucuz pt'de. Hiç bakınmayın daha ucuzu yok. Apple'ın kendi eğitim satış fiyatından daha ucuz.

jelly bear'ın dediği gibi 7-8 ay kadar önce m1 air aldım eğitim inidirimiyle. 8700'dü sanırım o zaman. Daha ucuza bulunabileceğini sanmıyorum.

Yazılımcı, tasarımcı vb. değilim.

Dışarıda kafede vb. internette takılmayı istediğimde açıp kullanacağım hafif bir dizüstü iyi olur diye düşünüyorum.

Dizüstüler de bildiğiniz gibi kocaman. Macbook dizüstülerinden taşınması kolay hangisini önerirsiniz? Windows'tan da öneriniz varsa bakarım.

Alacağın mağaza neredeyse oranın posta kodunu öğrenin. Sepete atıp check out yapın vergisini falan gösterir. Nevada zaten vergisi düşük bir yer. Eğer almayı düşünüyorsanız mantıklı olan eyaletlerden.

pt Türkiye'de apple dışında tek yetkili eğitim satıcısı. Ucuz olmasının sebebi bu. Alırken herhangi birinin öğrenci ya da öğretmen belgesini yüklüyorsunuz sadece. Fatura onun adına kesiliyor ama ödemenin kimden geldiği ya da teslimin kime yapıldığının bir önemi yok.

Pt’den ucuzu yok en karlısı orAdan almak. Güvenilir bir yer.

Fonksiyonla öyle bir şey yapamazsınız. vba ile karmaşık bir kontrol sistemi ile yapılabilir. Eğer hücre boşşa şunu yaz eğer hücre doluysa al bunu yaz gibi. Her değişiklikte de çalışması gerekir ki çok sağlıklı olacağını düşünmüyorum.

Yardımcı bir kolon kullanması en doğru yol gibi. Manuel olarak girilen veriler için yardımcı bir kolon olacak. Diğer datadaki kolon ise formüllü olacak.

5 yazan yeri başka bir hücreye referanslayıp o hücrede 5'i değiştirin. Burdaki formül sabit kalmalı. Başka türlü yapamazsınız.

Farklı hücreye referans vermen lazım +1

F4 ile konunun hiç alakası yok. F4 formülü aşağıya çektiğinde formül içindeki hücreler otomatik değişmesin diye senin yerine $ koyar hücre referansına.

bu mevzuyu daha önce ben de düşünmüştüm ama hücre içinde hücre oluşturmak gibi bir şey oluyor en nihayetinde. ee zaten elimizde güzel çalışan 2 boyutlu bir hücre sistemi var. bunu durduk yere 3 boyutlu hale getirmenin bir anlamı var mı?

benim bir çok excel dosyam, saklanmış bir dolu satır sütun içerir. iki sebepten : 1- bir hücreye kompleks bir formül yazmak yerine, küçük küçük yazıyorum. elleçlemesi daha kolay oluyor. 2- bazı formülleri bilmediğim için , küçük küçük formüller yazıp, kulağı tersten göstermek gerekebiliyor.

5 yazan yere başka bir hücrenin adresini yaz, atıyorum X30 yaz mesela. değer gireceğin zaman değeri formüllü hücreye değil, X30'a yaz.

bunun yerine 2. el temiz bir laptop alırdım.

kardeşim alacak. şirket adına alacaklarmış. ondan 2. el sıkıntı olur gibi.

yani o zaman bu fiyat sınırıyla alınacak modellerin tamamının işlemcileri celeron 4020, ramleri 4gb, hafızaları da ssd 120/128. güvendiğiniz bir markayı alın derim. ama işlemciler çok şey bu fiyat için. sonradan yavaş gelebilir kardeşinize.

sizin paylaştığınız windows 10 ile birlikte geliyor ve ekranı 15.6 olması artı özellikleri diğer ürünlere göre.

windows pro yerine home olması çok farketmez değil mi? excel, muhasebe programları falan kullanılcak sanırım.

Windows lisansı şirket için legal olmak zorunda değilse freedos sistemli bilgisayarlara bak. Celeron epey çöp bir işlemci. Bunun yerine şunu tercih ederdim:
Technopc Aura TI14N37 Intel Pentium N3710 4GB 128GB SSD Freedos 14" Taşınabilir Bilgisayar TI14N37
www.hepsiburada.com

Bunu geçen ay 2500'e almıştım bi tanıdığa. Şimdi 3.5 olmuş.

www.hepsiburada.com

Önceki linkteki 3600 görünüyor ama aynı bilgisayara şu linkten bakınca 2339 lira. Bu alınabilir bence.

i5 işlemciden aşşağısı alınmaz yeni windows güncelelmeleri bir süre sonra kaldırmaz.

Koşuyolu'nda Nero'nun üst katı çalışmak için oldukça güzel. İnterneti var mıydı emin değilim ama kesin vardır diye düşünüyorum.

Pandemiden önce Bostancı istasyonunun karşısındaki Starbucks'ın üst katında çalışıyordum ben ara sıra.

Hangi ekrandan bakıyorsan linkini atabilir misin?

Galiba biraz gec yansıyor. 1 hafta gibi sürede hatta. Gecen ptt sırası beklerken 3-4 kisi ayni şeyi söyledi.

Hatta pttye bir numara asmışlar arayıp sorun demistj görevli. Muhtemelen karayolları genel müdürlüğü numarasıdır

Link atamiyorum ama arama bolgesine hgs yazinca kisi hgs kayit var oradan bakiliyor. Eski kayitlarim gorunuyor. O sayfanin altinda ptt linki var orada yeni aldigim hgs gorunuyir. Sanirim biraz gec yansiyor.

Olmaz.

Olmaz.

kasa tipi ve kasa ağırlığına da bakman lazım.

polo gti, bmw 1 serisi, seat tsi'lar seri sayılabilecek otomobiller.

alfa romeo giulette 1.4 170hb 0-100 7.7sn

vw amblemi olsun eşşek olsun al satı kolay. tutan motorları 1.2 1.4 tsi. seri arabaların seri olma sebebi turbo teknolojisi.
vw golf polo. turbo benzinli-dizel araçlar daha seridir. 250bine polo tsi bulabilirsiniz.

VW'nin 1.5 150HP TSI motoru var ama 250 bine mümkün değil. En az 350 binden başlar.

Giulietta +1

Konforlu bir araç değil ama gerçekten güçlü.

vw grubu 1.4 ve 1.5 tsi / tfsi'lara bakman lazım. leon, golf, a3 grubunda var. 0-100'ü 8 saniye civarında oluyor. zaten bunun bi tık üstüne 6 saniye seviyelerine çıkman için motor hacmi büyüyor onda da 250 bine falan bulman imkansız.

Fiat bravo 1.6 dizeli cok bir model degil pek bilinmez ama 300nm tork var arabada ve kasasi da agir değil. Yani senin anlayacağın hayvan gibi giden bir araba. Ama konfor donanim falan arama tabii o aracta.

Bilgisayar başındayken zaten online görünürsün. O kısmı tam anlamadım. DND de elle ayarlanabilen bir durum. Zaman ayarına göre bir süre sonra Away oluyorsun. Bu doğru. Bu ayarı kendin de yapabiliyorsun ama genelde IT buna müsaade etmiyor. Away görünürken mobil uygulamayı açarsan yine Online olursun. Hatırladığım kadarıyla yanına Mobile ibaresi düşüyor. Skype'ta öyle, Teams'de de öyledir.

1 toplantı oluşturuyorsun ve o toplantıya giriyorsun.

Başkası olmasa da ne ekran kapanıyor ne de away'e düşüyorsun :)

katılımcısı olduğum toplantılara giriş yapmasam bile zamanı geldiğinde "in a call" görünüyorum. bazen hoşuma gidiyor bu durum. gereksiz dürtülmelerden kurtuluyorum.

Set status den istediğin ayarı yapabilirsin. Offline ken bile msj atlıp alınabiliyor

adguard yükle

ama mobil uygulamada engellemez. tarayıcıda engeller

bunu yazarken dahi reklamlara ödenen paranın önemli olduğunu kanıtlıyorsunuz.

ben açıkçası bulamadım ve yorulanlardanım. youtube için üyelik en iyisi galiba.

tabi nonsafe solutions her zaman var.

ublock origin kullan.

ublock Origin ile PC'de youtube reklamı çıkmıyor. Telefon iOS ise YouTube uygulamasındaki reklamları engellemek mümkün değil. Ancak AdGuard ile Safari üzerinden reklamsız izlemek mümkün. Android'de de YouTube Enhancer mı ne öyle bir şey vardı. Hala işe yarıyorsa o da Premium gibi yapıyor YouTube'u.

opera kullanıyorum hem mac hem android telefon için reklam çıkma sıklığı haftada 1 veya 2

pc için ublock origin android için youtube vanced.

telefon android'se youtube vanced diye aratın google'da. ilk siteye girin ve yönergeleri izleyin.

telefon için youtube vanced

youtube vanced +1

premium hesabım olmasına rağmen düz youtube'a göre daha çok sevdiğim için hala onu kullanıyorum uygulama olarak telefonumda.

PC'de de opera tarayıcı kullanıyorum yine premiumdan önce de hiç reklam denk gelmiyodu.

blog.milliyet.com.tr

www.otoclubturkiye.com

Hızlı bi aramayla bunları buldum. 2010'a ait yazılar ama hala sorun çıkma ihtimali var. Bence hemen bir noteri arayıp bilgi alın. Eğer satış gerçekleşmez derlerse ruhsatı değiştirdikten sonra satarsınız.

Evlilik cüzdanı, kimliği ve nüfus kayıtlarında eski soyadı olacağı için problem olacağını düşünmüyorum.

sorun olmaz